Ekonomik Dengesizlik ve Stokçuluk

Ülkemizde döviz kurlarındaki artış hafta boyunca devam etti. Güncel rakamlarla bakıldığında 1 doların 14 Türk lirasının üzerinde olduğu görülmektedir. Ani gelişen fiyat artışlarının başlıca nedeni olan döviz kurundaki ani yükselişler piyasadaki ürünlerinde doğru orantılı olarak fiyat artışı yaşamasına neden oldu. Ülke gündeminde artan ürün zamları ve Türk lirasının sürekli değer kaybı yaşaması hemen her gün tartışılan büyük bir sorun haline geldi.

Artan fiyatların devam edeceği öngörüsüyle vatandaşlar ürünlerin gelecek günlerde artış yaşayacağını tahmin ettikleri için ürün stoklamaya başladı. Hükümetin konudaki tavrı ise stokçuluğun yanlış olduğu yönündeydi. Öyle ki son birkaç haftalık süreçte bazı marketlerde bazı ürünlerin sayılı olarak satışları başladı.

Photo by Boris Dunand on Unsplash

Stokçuluğa izin verilmemesinin bir diğer nedeni ise yetersiz ürün üretimi. Ülkemizde her geçen gün artan maliyetlerle birlikte tüketiciler kadar üreticiler de zarar içerisinde. Ham madde olarak alınan ve işlenerek satılan birçok üründe fiyat artışı gözlemlendi. Vatandaşın alım gücünün düşüşü satıcıların ya da üreticilerin de zararına oldu. Böylece piyasada dengesizlik ve yetersizlik meydana geldi.

Üretimde Yetersizliğin Sebepleri

Üretimde yetersizliğin sebepleri arasında elbette ilk neden maliyet artışıdır. Ülkemizde üretilmekte olan hemen her ürünün ham maddesi iç piyasada ya da dış piyasada değer artışı gösterdiği için üreticinin maliyeti arttı. Artan maliyeti satış fiyatlarındaki zamlar devam ettirdi. Bu sebeple tüketiciler ihtiyaç duyulan ürünlerde yeterli miktarda satın alma imkanı sağlayamadığı için üretimde de benzer bir azalma söz konusu oldu.

Üretimde yetersizliğin ikinci nedeni temel işletme eksikliğidir. Son birkaç yılda endüstriyel üretim yapan fabrikaların kapatılması, ürün imalatının yetersizliği ve ihtiyaç duyulan üretilmiş ya da ham ürünlerin ithal edilmesi nedeniyle piyasada fiyat değişimlerinin olması yetersiz miktarda ürün stokuna neden olabilmektedir.

Photo by Tiger Lily on Pexels.com

Bunun önlenebilmesi için ülke içerisinde üretim yapan fabrikaların, hammadde işleme merkezlerini ve çeşitli işletmelerin arttırılmasına destek verilmelidir. Ayrıca dış piyasadaki ürün alımının minimum seviyede tutularak iç piyasada, vatandaşın ihtiyaçlarını karşılayacak miktarın üzerinde üretim şarttır. Aksi halde üretim yetersizliğinin ekonomik dengesizlik ile artması mümkündür.

2022’de Neler Yaşanacak?

2022’de neler yaşanacak, dolar yükselmeye devam ederse ne olur? Türk lirasının değer kaybı ekonomik birçok zorluğu da beraberinde getirecektir. Tüketim miktarı minimum seviyeye inecek, alım gücünde sürekli bir düşüş görülecektir. Fiyat artışları gayrimenkul ve otomobillerden temel ihtiyaçlara kadar hızla artmaya devam etmesi halinde vatandaşın ekonomik sıkıntılar çekmesi beklenebilir.

2022 yılında sabit bir kur dengesi oluşması ve iyi bir ekonomi politikası izlenmesi halinde ise fiyatların düşüşe geçmesi için ilk çeyrek yeterli olacaktır. Ancak alınan ani kararlar ve yanlış müdahaleler şu an yaşandığı gibi fiyat artışlarında devamlılığı da beraberinde getirecektir. Dış borçlanma miktarında olası bir artış ya da düşüşte piyasada büyük bir fark yaratabilmektedir.

Ön görü bakımından şu an uygulanan düşük faiz düşük enflasyon politikasının net bir etkisi görülmedi. 2022 yılında bu duruma ilişkin daha etkili kararlar alınması halinde Merkez bankasının 2022 hedefi olan 1 doların 11 Türk lirası olma durumu söz konusu olabilir. Ancak maalesef bu durum enflasyonun hızla geri düşmesini sağlamayacaktır. Enflasyon dengesi oluşturmak çok daha uzun süreli bir çalışma gerektirmektedir.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s