
Tüm dünyada yaşanan iklim değişikliği ve küresel ısınma sorunlarına karşın Avrupa bir anlaşma hazırladı. Bu anlaşmaya göre iklim krizine neden olan tüm faaliyetler değişime uğrayacaktı. Başta Amerika olmak üzere tüm ülkelerde konu hakkında kararsızlığını koruyordu. Hatta Türkiye’de konudan bahsedilmiyordu bile. Ancak geçtiğimiz hafta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın konunun meclise taşınacağını söyledi. Paris İklim Anlaşmasına Türkiye’de meclis onayına sunuldu ve tüm partilerin oy birliğiyle kabul edildi. Peki, bu anlaşmanın maddeleri nelerdir, hadi göz atalım…
Paris İklim Anlaşmasının Amacı Nedir
Küresel ısınma sanayinin gelişimi ve kullanılan tüm teknolojik ürünlerin atmosfere saldığı sera gazlarını minimuma indirmeyi amaçlayan bir sözleşmedir. Bu sözleşmenin asıl amacı 2050 yılına kadar dünyada artan ortalama sıcaklığı minimum seviyeye getirerek dünyanın değişen iklimlerini kontrol etmektir. Ancak bunun birçok getirisi de bulunmaktadır. Üretim aşamasında ülkelerin emisyon sorunları ve sera gazına neden olan sanayi kuruluşlarının değişime uğraması gerekir.
Anlaşmanın İlk Hedefi

Paris İklim Anlaşmasının uygulanmaya geçilmesindeki ilk hedef ülkelerin karbon salınımı sorununu en az seviyede tutmak. 1950 yılından sonra dünya genelindeki sıcaklığın sürekli artıyor olması çok büyük bir risk. Bu sebeple 2050 yılına kadar sıcaklık seviyesinin artışını 1,5 derece seviyesine indirebilmek. Bunu yaparken de doğayı koruyarak emilimi bitkiler ve toprakla sağlamak. Anlaşmayı kabul eden tüm ülkelerin sorumlulukları aynı.
Paris İklim Anlaşması ile Neler Değişecek
Dünyanın bugün olduğu hali bizleri büyük bir felakete sürüklüyor olabilir. Kendi yaşam alanlarımızı ve ihtiyaçlarımızı karşılamak üzere yaşarken doğaya çok fazla zarar verildiği ortada. Yanan ormanlar, nesli tükenen hayvanlar ve kuruyan su kaynakları eğer tedbir alınmazsa gerçekten zorlu bir sürecin habercisi. Peki, iklim değişikliğini önlemek için neler yapılacak;
Ulaşım

Öncelikle teknolojinin bugün ki gelişimi göz önünde bulundurulduğunda değişecek öncelikli şey otomobillerin karbon salınımı. Fosil yakıtların tüketimi minimum seviyeye inmek zorunda. Bu sebeple güneş enerjisiyle çalışan elektrikli otomobillerin tüm dünya ülkelerinde kullanımının artması gerekiyor. Ayrıca ulaşım için kullanılan otomobil miktarının da tüm dünyada azalması gerekiyor. İnsanlar daha sık toplu taşıma kullanmalı ya da bisiklet gibi daha çevreci ulaşım yolları seçmeli…
Sanayi

Üretim ve sanayicilik 1900’lü yılların başından beri çok gelişti. Ancak bazı ülkelere sanayicilikte değişmeyen çok önemli sorunlar var. Bu sorunların başında karbon ve sera gazı salan fabrikalar yer almaktadır. Bu fabrikaların çıkardığı kimyasal gazlar ve denizleri, toprağı kirleten kimyasal atıkları çevreye çok büyük bir oranda zarar vermektedir. Bu sebeple tüm fabrikalar filtrelenmiş üretim gerçekleştirerek çevreye zarar vermeden üretim yapmak zorundadır.
Tarım

En önemli konu elbette tarım. Tarım ve hayvancılığın iklim değişikliği nedeniyle tehlike içerisinde olduğu son 10 yıldır zaten bilinmektedir. Ancak maalesef tarım işçileri de kimyasal gübreler ve ilaçlı yemler kullanarak çevreye zarar vermektedir. Doğal gübre kullanımı ve organik tarıma yönelmenin artması gerekmektedir. Eğer çok fazla kimyasal kullanılmaya devam edilirse ilerleyen yıllarda tarım yapılabilecek araziler ve beslenecek hayvanların kalmaması gibi riskler bulunmaktadır.