
Kişisel gelişim kategorimizde sizler için güzel bir seri yapmaya karar verdik. Bu serimiz de hayata bakış açımızı ve zamanın insan üzerindeki etkisi ile ilgili düşüncelerimizi belirteceğiz. Bilindiği üzere zaman 3 haliyle bilinmektedir. Geçmiş, bugün ve gelecek… ilk yazımızda geçmişin hayatımızdaki etkisinden bahsedeceğiz. Umarım bu seriyi beğenirsiniz.
Günler Geçer, Yeniler Gelir

İnsan doğduğu andan itibaren yaşadıklarıyla, öğrendikleriyle ve düşündükleriyle gelişim göstermektedir. Herkesin bildiği şey ise yaşadığımız her günün, her saati, her dakikanın geçmişte kalıyor olduğudur. Geçmiş insanlık için kayıptır. Çünkü geri dönüşü olmaz. Ancak geçmişi sürekli hatırlarız, iyi anılarıyla, kötü anılarıyla belki de sorunlarıyla. Hayatımızda birçok dönüm noktasından geçeriz. Örneğin; başarısız olunan bir sınav, geç kalınmış bir itiraf, sebepsiz bir tartışma ya da hayatımızı kötü etkileyecek bir sağlık sorunu. Tüm bunlar geçmişin bizde bıraktığı pişmanlık, mutsuzluk gibi duygusunu sonuna kadar hissettiren olay ve durumlardır.
Geçmiş Günlerde Takılmak

Hatalarımızdan ders çıkarmak ne kadar önemliyse geçmişten ders çıkarmak da bir o kadar önemlidir. Çünkü geçmiş iyi bir öğreticidir. Geçmiş bir tecrübedir, tecrübe insanın bilgiden ve çabadan elde ettiği gücüdür. Geçmişte yaşanmış her anı, olay ve durum bizleri bugün ve gelecek için tecrübeli kılacaktır. Ama hatalarımızı düşünerek geçirilen bir bugün ya da yarınlar bizleri anlamsız bir boşluk içerisinde bırakacaktır. Hatalarımızı düzeltmek istiyor oluşumuz ya da yapmadıklarımızın pişmanlıkları bizleri her gün sıkacak ve üzecektir. Aynı durum maalesef ki mutlu anılarımız içinde geçerlidir. Geçmişte yaşadığımız bizi mutlu eden tüm o anlar, bugün aynısı yaşayamasakta mutlu olabileceğimiz düşüncesini engelleyecektir.
Yıllar geçtikçe insan yakın bir zamanda yaptığı bir şeye özlem duymaz, ama çocukken izlediği çizgi filmleri, oynadığı oyunları, kurduğu arkadaşlıkları özler. Gençlik dönemleri insanın enerjik olmayı, cesur olmayı belki de özgür olmayı özleyeceği dönemlerdir. Yaşlarımız biraz daha ilerlediğinde bu özlem yetişkinliğin yeni başladığı dönemlerde sahip olunan sorumlulukların özlemi, aile olmanın ve yeni duyguların hissedilmesi gibi duygusal anların özlemiyle geçecektir. Tüm bunlar yaşanması normal şeyler çünkü zaman ilerlerken biz durmuyoruz, zaman bizler için işler ve insan yaşlanır.

Bugün İçin Hatırlamak
Tüm yaşadıklarınızı bugün için hatırlamalısınız, dün mutluydum ya da dün çok kötüydüm diye değil, düne yani geçmişe odaklanarak geçen hayat bugünü kaybettirecektir. Ne olursa olsun. Geçmişiniz kendinize bu odak haline getirmemeliyiz. Hayat her yaş ve her gün için çok farklı ve değerlidir. Yaşadığımız her anın, her günün ve her saniyenin tadını çıkarmanın, hayatı yaşamanın basit hazlardan ve anlardan ibaret olmadığını unutmamalıyız. Ama en önemlisi de geçmişten her zaman ders çıkarmalıyız…
“Hayat 1.Bölüm : Dünde Kalmak” üzerine bir yorum