Soğuk bir kış akşamında, gayet verimli bir iş gününü arkanızda bırakmış bir şekilde mesainizi tamamlıyorsunuz ve eve dönüş için hazırlanıyorsunuz. Eve dönerken içinizden “keşke eve gittiğimde yemeğim ve sonrasında içeceğim kahvem hazır olsa” diye geçiriyorsunuz. Kafanızda binlerce düşünceyle birlikte vardığınız evinizde bir anda sizi tam da kafanızdan geçirdiğiniz şeyler karşılıyor. “Ama nasıl olabilir?” diyorsunuz ve bir anda karşınıza düşünce gücüyle evdeki “akıllı” cihazları harekete geçiren bir teknoloji olduğunu öğreniyorsu… tabii bu işin biraz abartı gibi gelen kısmı. Aslında ileride böyle bir teknolojiye erişmek mümkün fakat şu anda elimizdeki teknoloji üzerinden Nesnelerin İnterneti konusunu anlatmaya çalışacağız.

Yukarıda anlattığım hikâyeyi bir de şöyle düşünün; soğuk bir günde evinize giderken telefonunuzdan evin ısısını ve kahvenizi eve girdiğinizde hazır olacak şekilde ayarladığınızı, alışveriş için yine telefonunuzdan dolaplarınızdaki yiyecek ve içecekleri kontrol edebildiğinizi hayal edin. İşin aslına bakarsanız bu hikâye bile biraz abartıymış gibi gelebilir fakat buradaki teknoloji gerçeğin ta kendisi.

Nesnelerin İnterneti’nin Tarihi

Nesnelerin İnterneti kavramı, ilk olarak Kevin Ashton tarafından 1999 yılında yaptığı bir sunumda kullanılmıştır. Nesnelerin İnterneti adına geliştirilmiş ilk ürün 1991 yılında Cambridge Üniversitesi’nde akademisyenlerin geliştirdiği bir sistemle ortaya çıkmıştır. Bahsi geçen ürün kahve makinasının içinin dolu olup olmadığı hakkında görüntüler sunan bir sistemdi. Daha detaylı anlatmak gerekirse, Cambridge Üniversitesinde o yıllarda herkesin kullanabileceği sadece 1 adet kahve makinası bulunmaktadır. Makinanın bulunduğu kattakiler için problem yok fakat diğer katlarda çalışanlar için kahve almak için gidip hüsranla geri dönmek ve onca merdiven çıkıp inmek artık bir zulüm haline gelmektedir. Bunun üzerine akademisyenler dakikada 3 görüntü yakalayan ve bunu bilgisayarlara ileten bir sistem geliştirdiler. Bu sistem sayesinde kahve almak isteyip hüsranla sonuçlanan gidiş, gelişler son bulmuş ve oturdukları yerden makinanın içinde kahve olup olmadığına kolayca bakabilmişler. Şöyle bir bakılınca basit bir sistemin bugün geldiği yer inanılmaz.

Nesnelerin İnternetinin kullanım alanlarını şöyle sıralayabiliriz: akıllı ev teknolojisi, çevre, tarım, hayvancılık, enerji, şehircilik, güvenlik, alışveriş, lojistik, endüstriyel kullanımlar.

Nesnelerin İnternetine Bazı Örnekler

Nest Labs

Nest Labs 2010 yılında Tony Fadell ve Matt Rogers adında iki eski Apple mühendisi tarafından kurulmuş bir firmadır.  İlk ürün olarak 2011 yılında Nest Learning Thermostat adında bir ürün piyasaya sürdü. Firmanın ilerleyen yıllarda başka ürünleri de oldu fakat 2014 yılında Google tarafından 3,2 milyar dolara satın alındı. Firmanın adı 2019 yılında Google Nest olarak değiştirildi.

Google Nest bugün Ev otomasyonu sistemleri, akıllı hoparlörler, akıllı ekranlar, akış cihazları, akıllı termostat, duman detektörü, yönlendiriciler, güvenlik alarmı, akıllı kapı zili, kameralar ve akıllı kilitler üretmektedir.

Adidas miCoach

Adidas tarafından üretile akıllı futbol topu, telefon üzerinden penaltı, şut, vuruş açıları ve birçok veriyi kontrol edebileceğimiz, elde ettiğimiz veriler doğrultusunda kendimizi veya öğrencimizi geliştirebildiğimiz bir akıllı futbol topu.

Amazon Ring

2018 yılında hâlihazırda bir akıllı zil üreticisi olan firma, bu alanda yatırımlar yapmak isteyen Amazon tarafından satın alındı. Amazon bugünlerde, akıllı kilit, akıllı alarm, akıllı lamba ve akıllı güvenlik kameralarını kendi sitesi ürerinden satmaktadır.

Bu verdiğim örneklerde gördüğünüz gibi tüm ürünlerin isminin önünde bir “akıllı” ibaresi bulunmakta. Bu bir tesadüf veya satış taktiği değil, tamamen nesnelerin (buzdolabı, fırın, ocak, kahve makinası, televizyon) internete bağlı ve sürekli veri sağlaması şeklinde ortaya çıkışındaki gibi hayatı kolaylaştırma amaçlı kullanılacak teknolojik aygıtlar haline gelmelerinden kaynaklıdır.

En basitinden bir örnekle buzdolabınızın markete, sizin daha önceleri girdiğiniz komutlar doğrultusunda azalan veya biten ürünlerin yerine yenilerinin siparişini ulaştırması gibi bir durumla beraber artık “markete gittim ama almayı unuttum veya acaba evde ne eksik” gibi soruları sormadan eksiksiz bir şekilde isteklerinize ulaşmanız sağlanacak.

İş sistemlerinde de kullanılan Nesnelerin İnterneti teknolojisi endüstri 4.0’ın gelişiyle birlikte cihaz tabanlı internet kullanımını artırarak daha az enerji, daha az yer, daha az maliyetli ve yüksek güvenlikli, yüksek kaliteli malları meydana getirmek için kullanılması amaçlanmaktadır.