
Hayatımız birçok olay, sorun ve gelişmeyle bizleri şaşırtmakta, korkutmakta, üzmekte ve daha fazla duyguyu bazen sırayla bazen aynı anda yaşatmaktadır. Bu duygusal karmaşa hayatımızın gidişatını dahi değiştirebilmektedir. İnsan olarak duygusal bir yapıya sahip olduğumuz bilinen bir gerçektir. Bu sebeple bu tip duygusal patlamalar ve karmaşalar gayet normal olarak değerlendirilir. Ancak kimi insan bu karmaşık duygularla baş edemeyebiliyor, ya da yaşadığı o duyguyu aşırı tepkilerle çevresine gösteriyor. Bu durumda bir takım psikolojik sorunları beraberinde getiriyor. Bu yazımızda duygu karmaşasıyla mücadele etmek için ne yapılabilir, duygularımızı kontrol edebilmek, yaşanan stres, korku ve kaygıyı kolaylıkla nasıl atlatırız. Elimizden geldiğince bahsetmek istedik. Umarız hoşunuza gidecek bir yazı olur…
BİZİ KONTROL EDEN DÜŞÜNCELER Mİ YOKSA DUYGULAR MI?

Duygularımızı tetikleyen ve karar mekanizmamızı oluşturan asıl gerçeklik düşüncelerimizdir. Eğer yaşadığımız bir sorun karşısında kendimizi başarısız, isteksiz ve çok düşünceli bir hale geliyorsak, bu düşünceler bizleri duygusal anlamda öfkeli, mutsuz ve kaygılı hissetmeniz gayet doğaldır. Duygusal karmaşaya düşmemek için yapmamız gereken öncelikle düşüncelerimizi kontrol etmektir. Bilinçli bir şekilde düşüncelerimizi kontrol edebiliriz ancak duygularımızı kontrol edemeyiz. Düşüncelerimizi kontrol etmek çok çaba gerektirmez. Yaşadığınız sorunları bir nebze düşünmemeye ve unutmaya çalışın. O an farklı bir yerde olduğunuzu düşünün ya da farklı şeyler yapın. Duygusal bir karmaşaya girmek üzereyken bu olaydan uzaklaşmak. Hem zihninizi hem de ruhunuzu o an daha rahat bir hale getirecektir. Kötü düşüncelerden uzaklaştıktan sonra, kendinizi bir süre izole edin ve yaşadığınız sorun ve başarısızlık düşüncelerini çözüm odaklı bir şekilde ele alın. Böylece yaşadığınız sorun sizleri kötü duygulara yönlendirecekken, siz olumlu bir bakış açısıyla, daha iyi duygular hissederek hatalarınızı telafi edebileceksiniz.
GERÇEKTEN O KADAR ÖNEMLİ DEĞİL

Yaşadığımız bir büyük sorun hayatımızı tamamen değiştirir mi, bizi yıkacağını düşündüğümüz bir olay, birinin kaybı, işinizden çıkmak, okulda başarısız olmak… asla hayatımızı tamamen değiştirmeyecektir. Yaşadığımız büyük olayların hayatımızı değiştirecek kadar sert bir etki yarattığı düşüncesi, psikolojik olarak yaşadığımız yoğun duygu karmaşası nedeniyle bu şekilde düşünmemize neden olur. Her durum er ya da geç alışılıyor, hatta unutuluyor. Bu şekilde düşünmek istemeseniz dahi hayatınızı mahvettiğini düşündüğünüz bir olayın sizin gözünüzde 1 yıl sonraki hali ilk yaşadığınız haliyle aynı mı? Ya da yaşadığınız büyük bir üzüntünün etkisi 1 yıl sonra da sizi etkileyecek mi? Benzer durumlarla her insan karşılaşmaktadır. Hayatımızda yolunda gitmeyen şeylerle karşılaşmak gayet doğaldır. Her zaman her istediğimize ulaşamayız ya da bir şeyler hep yolunda gitmez. Bu gibi üzücü durumlar karşısında güçlü olmalı, kendimizi kontrol edebilmeli ancak duygusal anlamda kendimizi sıkmamalıyız. Eğer yaşadığınız bir olay karşısında kendimizi o duygusal patlama karşısında sıkarsak daha sonrasında daha büyük sorunlarla karşılaşmamız mümkündür. Duygularınızı yaşadığınız o olayla birlikte yaşayın ancak bunu devam ettirmek yalnızca sizi yıpratacaktır. Duygularımızı saklayamayız. Ancak kendimizi üzmek için de çaba harcamamıza gerek yok…
DUYGULARI BAKIŞ AÇISI TETİKLER

Duygularımızı düşüncelerimizle bağdaştırmıştık yazımızın başında bildiğiniz gibi. Her insan farklı bir düşünce yapısı, kültür, eğitim ve gelişim sürecinden geçmektedir. Bu sebeple her duruma karşı insanların bakış açısı farklıdır. Okyanus kıyısında yaşayan insanlar için doğal afet denilince akla Tsunami geliyorsa, biz Türkiye’de yaşayanlar için akla ilk deprem gelmektedir. Bu yaşadığımız durumlara bakış açımızla ilgilidir. Bazı ülkelerde eğitim konusunda sorunlarla karşılaşılırken, bazı ülkelerde tek sorun işsizliktir. Bunlar insanların yaşamlarını farklı yönleriyle etkileyen ve buna bağlı olarak gösterilen bakış açısı farklılıklarını gösterir. Her ne durumda olursak olalım ne yaşanırsa yaşansın. Dünyaya olumlu ve pozitif bir bakış açısından bakmak kendimizi daha iyi hissetmemiz için çok gereklidir. Yaşadıklarımız ne kadar ağır, yorucu ve kötü olursa olsun. Devam etmeliyiz, öfkeye ve kaygıya kapılmaksızın yaşamaya devam etmeliyiz. Duygu karmaşasıyla baş etmek ve mücadele etmek adına sizlere ufak çaplı tüyolar verebildik. Ama unutmayın ki kendinizi bu tip durumlar karşısından buluyor ve bir çözüme ulaşamıyorsanız, psikolojik bir destek almak her zaman en doğru yöntem olacaktır. Herkese iyi hafta sonu dileriz…