
Kitabın Türü: Dünya Klasikleri, Edebiyat, Roman
“Bugünlerde maske takıp dolaşanların sayısı o kadar çoğaldı ki maskenin altında kim olduğunu anlamak çok zor efendim…”
Herkese merhaba, bu hafta severek okuyacağınız bir kitap olan Öteki’yi yorumlayacağım elimden geldiği kadar. Bu kitap Dostoyevski’nin yazdığı ikinci kitabı.
Kitap, kişilik bölünmesinin insan üzerindeki etkisini konu alıyor. Kitabımın kahramanı iki kişiden oluşan tek bir kişi aslında. Aynı görünüme, aynı isme sahip fakat karakter ve kişiliğini farklı yansıtan iki insan. Ana karakter memur Golyadkin, yani kişilik bölünmesini yaşayan kişi. Zamanla kendi içindeki diğer beni görüyor. Sürekli olarak kendisiyle çelişen, anlamsız bir dizi davranışlara sürüklenen bir karakter kendisi. Her zaman doğruluk ve dürüstlükten yana olan, bunu savunan Golyadkin iyiliğin karşılığını alamadığından bir yandan iyiliğin faydasız, kurnazlığın faydalı olduğunu içten içe biliyor. Sahip olduğu aşağılık kompleksinden ötürü de kendinin tam zıttı bir benlik oluşturuyor, öteki bir benlik. Toplumsal değerlere değer veren ve ahlaki açıdan iyi olan Golyadkin’in aksine oluşturduğu öteki benliğinde tam bir ahlaksız adam kendisi. Aslında bu tamamen toplum yüzünden ortaya çıkaramadığı kurnaz ve terbiyesiz tarafı diyebiliriz. Kitapta öteki benlikle karakter arasındaki çatışmayı görüyoruz aslında kısaca. Bence Dostoyevski burada bir insanın içindeki iyi ve kötüye gönderme yapmış.
Kitabın kesinlikle muhteşem olduğunu düşünüyorum, bu cümleyi kurarken Dostoyevski’ye olan hayranlığımı bir kenara bıraktım. Kitapta Golyadkin’in yaşarken söylemeye çalıştığı ama dile getiremediği konular beni o kadar üzdü ve sinirlendirdi ki anlatamam.
Okuduğunuz zaman eminim ki siz de fark edeceksiniz, kitap şizofreni ve doppelganger hakkında olmasına rağmen Gogol’un genellikle kullandığı fantastik akımına biraz kaymış gibiydi ya da bana öyle geldi bilemiyorum. Okuduktan sonra yorumlarda görüşünüzü belirtirseniz sevinirim.
Çoğu insan Fight Club ile özdeşleştirmiş, bence uzaktan yakından alakası yok. Ayrıca ne alaka? Benzerlikler olabilir fakat tamamen de alakalı diyemeyiz çünkü Öteki’de konu şizofreni ve bütün kitap böyle ilerliyor. Fight Club bence şizofreniye indirgenemez diye düşünüyorum.
Kitap konusu ve üslubu itibariyle gayet akıcı idi. Su gibi akıp gidiyor. Zaten Dostoyevski “İleride, Öteki’den benim başyapıtım olarak bahsedecekler” demiş. Cümlesine uygun bir kitap gerçekten. Kesinlikle okumanız konusunda ısrarcıyım. Daha fazla uzatmadan küçük bir alıntı ile bitirmek istiyorum: “Hiçbir şey söylemeden sessiz kalacağım, ki bu bazen güzel sözler söylemekten çok daha etkilidir!”
İyi okumalar diliyorum, okur kalın.