Öğrenmek doğumdan ölüme kadar ki süreçte herkesin sahip olduğu bir yetenektir. İnsanların öğrenme yetisi zamanla gelişir, yavaşlar ancak asla durmaz. Öğrenmenin yaşı yoktur sözü tam olarak bu durumu tanımlamaktadır. Bilmediğimiz o kadar fazla bilgi ve gerçek var ki bunları öğrenmek için zamanımızı doğru değerlendirmeliyiz. Öğrenmek kavramı her ne kadar çok geniş bir kapsama sahip olsa da burada öğrenmekten kastımız, yeni bir bilgiye ya da yeteneğe sahip olabilmek olabilir. Daha fazlasını düşünmekte mümkün. Şimdi sizlere genel olarak ömrümüz boyunca neden sürekli daha fazla öğrenmeliyiz açıklayacağız.

BİLGİ GERÇEK GÜÇTÜR

Bilginin güç olduğu bazı insanlar tarafından abartılı bir yaklaşım ve düşünce olarak değerlendirilmektedir. Bilgi güçtür sözünün altında yatan gerçekler aslında farkında olmadığımız doğruları bize göstermektedir. Bir insanı güçlü yapan şeyler düşünüldüğünde ilk akla gelenler Para, ün, güçlü ilişkiler vs. olabilir. Peki tüm bunlara öğrenmekten uzak, yalnızca keyif için hareket eden, düşünmeyi ve öğrenmeyi umursamayan bir insan ulaşabilir mi ya da bunlara uzun süre sahip olabilir mi?

Bilgiyi gerçek güç yapan onu kullanmamıza yarayan düşünme, algılama ve yorumlama yeteneğimizdir. Bazı insanlar farkında değildir ancak her insan bilmediği bir gerçeği ya da farkında olmadığı ve merak ettiği bir şeyi öğrendiğinde mutlu olur. Mutluluk insanın deneyimlemediği şeyleri denemesi ile gerçekleşir ve her yeni bilgi yeni bir mutluluktur. Mutlu bir hayat sizi güçlü kılacaktır ve tüm bu sözlerimin sonunda yapacağım çıkarım, öğrenmek bilgiyi, bilgi mutluluğu getirir bu sebeple de en büyük güç öğrenmektir.

SÜREKLİ ÖĞRENMEK MÜMKÜN MÜ?

Öğrenmek için günümüzde o kadar fazla olanak vardır ki, internet, kitaplar, tüm diğer teknolojiler ve sözlü kaynaklar ile bilgiye ulaşmak çok basit bu sebeple öğrenmek için sürekli aktif olunabilir. Bilgiye ulaşırken günümüzde artık arama yapmamız gerekmemektedir. Dinlediğiniz bir konu, rastladığınız bir yazı ya da göz gezdirdiğiniz bir resim bile size yeni bir şey öğrenme imkanı sağlamaktadır. Ancak bu tip bir öğrenme kontrolsüz bir şekilde gerçekleşebilir. Bunu beynimiz belleğe direkt olarak kaydetmektedir. Bu şekilde bile aslında sürekli öğrenme halindeyiz. Maalesef bu durum bize zihnimizin boş ve gereksiz bilgilerle de dolmasına sebep olabilmektedir ve zamanla öğrenme güçlüğüne bile sebep olabilir.

Öğrenme güçlü zamanla herkesin yaşamaya başladığı ve kontrol edemediği bir sorun haline gelmiştir. Biraz önce öğrenme konusunda fırsat olduğunu söylediğim sürekli etkileşim ve bilgi akışı sonrasında öğrenme güçlü ve yavaşlama tarzı sorunlarla karşılaşabilmekteyiz. Bu da bize yeni bir fırsatı da sunmaktadır. Gereksiz bilgi kirliliğinin olduğu mecralar ve platformları kullanmamak mümkün hale gelecektir. Bu duruma karşı duyarlı olduğumuz sürece de bu tip gereksiz bilgiler zihninize kaydedilmeyecektir. Yıllar geçtikçe öğrenme yeteneğimizin gerilemesi ve yavaşlaması doğaldır. Ancak öğrenme yetinizin tamamen sona ermeyeceğini unutmayın. Bunun en iyi örneği “Tolstoy’un Bisikleti” kalıbından gelir. Ünlü Rus yazar Tolstoy bisiklet sürmeyi 67 yaşında öğrenmiştir. Yani her yaşta yeni şeyler öğrenmek mümkündür asla pes etmeyin.