
Pek çok insan sürekli kazanmayı ister ve kazanacağı şeylerin hayaliyle yaşar. Bu hayaller bir okul, bir araba, bir meslek (veya en azından statü) hatta bir sevgilinin gönlünü kazanmak dahi olabilir. Hayaller doğrultusunda çalışmaya başlamak kimi insan için çok istekli olmadığı bir durum kimi insan içinse coşkulu bir başlangıç şeklinde olur. Başlangıçla birlikte bir dizi yol alırız ancak yolda kimi zaman biz vazgeçeriz kimi zaman kontrolümüz dışında olaylar gelişir ve gelişen olaylarla birlikte kaybederiz.
Asıl konumuz olan kaybetmek için birçok bakış açısı vardır. Bunlardan biri Martingale Sistemi. Sistemin ana fikri “Sonsuza dek kaybedecek değilsin, elbet birinde kazanacaksın”. Bahisçilerin aşina oldukları, en azından bir yerden duydukları on kez kaybeder on birincide kazanırsan kaybını telafi edersin mantığı vardır. Sistemde kazanmak için önceki kaybın iki katını hedefleyecek şekilde yatırım yapılırsa kazanç sağlanacağı şeklindedir. Bir başka bakış açısı ise ilişkilerde yaşanan karşısındakini kaybedeceğini anlayınca kendimi değiştireceğim bunu yapacağım diyerek kaybedeceği tarihi ileriye alanlar. Bu şekilde kısa vadede kazanç ancak uzun vadede yine bir acı elde edeceğini hiç düşünmeden zaman kazanmaya çalışmak hiçbir şeye fayda sağlamayacaktır. Farklı bir bakış açısı olarak da bir işletme kurarak (ya da trend olan haliyle start-up) o işletme yüzünden elindeki her şeyi kaybedeceğini göre göre buna devam etmek kaybedeceği, elindeki her şeyin gideceği tarih gelinceye kadar “vazgeçmeyeceğim” diyenler.

Vazgeçmemek kimi zaman iyidir kimi zamandan kastım bir plana sahipseniz veya ilerleyen dönem için bir öngörüde bulunabiliyorsanız ve bu işi kaybetmeniz sonucunda sıfıra düşmeyeceğinizi biliyorsanız vazgeçmemek bir yol olabilir. Bu söylediklerim 30 yıllık sektör tecrübesi bulunan üst düzey yönetici olan bir kişi tarafından söylenmiyor o yüzden söylediklerimi dikkate alıp almamak size kalmış bir tercihtir.
Napolyon “kaybetmek en güzel öğretmendir” ifadelerini kullanırken Einstein “Bir hatayı iki defa tekrar etmeyen en mükemmel insandır” demiştir. Buradan çıkaracağımız ders doğru yerde bırakmayı bilmek, kaybetmeyi kabullenmek, bir daha aynı şeylerin olmaması için tecrübeleri çantamıza koymak daha sonra vakti geldiğinde o tecrübelerden yararlanarak bir daha kaybetmemek ya da en azından daha iyi kaybetmek için elimizde yeni numaraların olduğunu bilmek. Burada direkt aklımıza Samuel Backett’ın “Hep denedin. Hep yenildin. Yine dene. Yine yenil. Daha iyi yenil” sözü gelebilir. Belki bu söz çok fazla duyduğunuz için antipatik gelebiliyor olabilir ancak konuyu özetleme açısından başarılı bir söz.
Konuyu özetleyecek sözleri söyledim aslında ancak yine de kaybettiğimiz şey her ne ise geride kaldı ve önümüzde daha çok zaman var ve kaybettiğimiz şeyden daha değerli olan bir şey varsa o da kaybettiğimizi düşünmeye ayırdığımız zamandır o yüzden kazanmak için, yeni bir başlangıç için bir plana ihtiyacınız vardır. Gerekli planın en önemli yapı taşını buradan edinebilir ve kazanmak için bir şeyler yapmaya başlayabilirsiniz.
ZAMAN YÖNETİMİ NASIL UYGULANMALI Bunun için yazdığımız zaman yönetimi yazısını da okumanızı tavsiye ederim
“Kaybetmek-Doğru Zamanda Vazgeçmek” üzerine 2 yorum