Kitabın Türü: Psikoloji

“Kırılganlıktan, duyarlılıktan, zayıflıktan, istikrarsızlıktan, incinebilirlikten ve sonluluktan, özlemle arzulanan ama asla varılmayan sonsuzluk kaygısından soyutlanmış insani bir durum nasıl olabilir ki?”

Bu hafta minik bir kitap okumayı tercih ettim. Minik dediğime sakın bakmayın, içi o kadar dolu ve o kadar harika ki, okuduğunuz zaman hayran kalacağınızdan şimdiden eminim.

Yorumuma geçmeden önce küçük bir bilgi vermek istiyorum. Kitabımızın yazarı bir psikiyatri başhekimi. Akademik bir dille mi yazıldı acaba korkusu hiç olmasın içinizde çünkü kitabın dili hiç anlayamayacağınız ya da sizi zorlayacak bir dile sahip değil. Gayet anlaşılır ve duru.

Kitap, insani duygularımızdan birisi olan “kırılganlık” üzerine kurulmuş. Şahsen ben kitabın her satırında kendimi farklı şekillerde buldum, zaten yazarımızda kırılganlığı farklı şekillerde ve farklı yönlerinden incelemiş. Farklı başlıklar altında kırılganlık hakkında okumuş oluyorsunuz.

Benim en ama en çok beğendiğim ve ilgi ile okuduğum kısmı, kadınların erkeklere göre daha hassas olduğunu anlatan kısım idi. Gerçekten ancak bu kadar güzel anlatılabilirdi. Diğer başlıkların da hakkını yememek lazım tabii J.

Sonunda da sıcacık güzel bir şiir ve çok tatlı bir bitişi var. Psikoloji kitabı olması uzaklaştırmasın sizi kitaptan, mutlaka okuyun ve okutturun.

Beni etkileyen minik bir alıntı ile bitirmek istiyorum: “Susan söz, zaman zaman konuşan sözden daha önemlidir.”

İyi okumalar, okur kalın.