Evren var olduğundan beri yani büyük patlamadan sonra evrende milyarlarca galaksi, o galaksilerin içinde ise milyarlarca yıldızlar ve gezegenler oluşmuştur. Büyük patlamadan bu zamana kadar oluşan gezegenlerden biri de içinde bulunduğumuz Dünya’dır. Evren yaklaşık olarak 13,8 milyar yıl yaşındadır. Dünyamız ise evrende 4,5 milyar yıldır evrenin Samanyolu galaksisinde Güneş sistemi yörüngesini takip etmektedir.

Dünya oluştuktan sonra içinde yaşam olanakları tam anlamıyla yoktu. Zamanla Dünya sahip olduğu elementleri kullanarak yeni elementleri türetmiştir. Meydana gelen bu elementlerse dünyanın daha iyi bir yaşam alanına dönüşmesine olanak sağlamıştır. Yeni oluşan yıldız ya da gezegenlerde hidrojen ve helyum elementleri bulunmaktadır. Daha sonra bu elementler birleşerek ya da ayrışarak azot, karbon, oksijen, kükürt, fosfor ve benzeri elementlerin oluşmasına yol açmıştır. Gezegenlerde oluşan bu elementlerin birbiri uyumu ile ve insan ırkının uyumu kıyaslandığında ortaya çıkan sonuç insanoğlunun o gezegende hayatta kalabileceği ya da kalamayacağı sonucuna varılmaktadır.

Dünyada var olduğumuzdan beri özellikle yeni çağda araştırmalara başlanan uzayda yaşam arama çalışmaları çok fazlalaşmaktadır. Yeni gezegenler araştırılıp kimyasal özellikleri bulunduğunda insanoğlunun yaşayabileceği başka gezegenler bulunmaya çalışılmaktadır.

Peki uzayda neden yaşam bulma çabası içerisindeyiz? İlk sebeplerinden biri Dünya zamanla giderek ve artan rekabeti etkisiyle daha da büyüme eğilimi gösteren teknoloji sahibi şirketler, artan nüfus ve bu teknoloji veya insan sayısının dünyaya olan etkisi yüzünden Dünya’nın doğal kaynakları tükenerek bir yok oluşa sürüklenmektedir. İnsan oğlu her zaman elinde var olanla yetinmediği ve daha fazlasını istediği için Dünya’nın sonunun daha hızlı gelmesini sağlamaktadır. İkinci sebep ise çoğu kişinin zihninden geçen sorular sebebiyle bilim adamları başka gezegenlerde yaşam aramaktadır. “Evren bu zamana kadar var olduğu sürece sadece insanoğlunu mu yarattı ya da başka gezegende başka bir tür yaşam da var mı?” yani kısaca “evrende yalnız mıyız yoksa yalnız değil miyiz?” sorusuna cevap bulabilmek bilim adamları için uzayda yaşam aramaktadırlar.

Şu ana kadar yapılan çalışmalarda farklı gezegenlerde henüz bir yaşam belirtisi bulunamamıştır ama insanoğlunun geleceği için çalışmalar devam etmektedir. Dünyanın kaynakları bitmek üzere ve dünyadaki küresel ısınmanın sonucu meydana gelen ozon tabakasının incelmesi sebebiyle başka gezegenlerin özellikleri incelenerek insan ırkının soyunu başka bir gezegende devam etmesini sağlamak amacıyla araştırmalar yapılmaktadır. En önemli çalışmaların biri ise Elon Musk’ın Mars gezegeni için yapmış olduğu çalışmalardır. Bu çalışmalarda Elon Musk, Mars gezegeninde ısısını yükseltebilecek orayı insanoğlunun yaşayabileceği ortama çevirebilmek için projeler tasarlamaktadır.